Sahne Değişiyor

Düzenimize, 26 Ağustos 2023'ten bu yana yön veren etkiler 8 Ocak 2024, TR saatiyle 19:00 civarında değişecek.

Farklı konu ve süreçlerde melankoli, yarın kaygıları, cesaret, şoklar, karışıklıklar ve farkındalıklar eşlik edecek hepimize önümüzdeki aylarda. 26 Ağustos 2023 ile 8 Ocak 2024 arası gezegence sahnemizi belirleyen 42 ve 32 heksagramlarının (özelliklerinin) tetiklediği konuları ardımızda bıraktık. Maddi ve/veya manevi büyüme ve genişleme arzusunu, hayatımızdaki döngülerin farkındalığını; bu döngülerle bağlantılı gelişmeleri; belirsizlik içeren durumlar neticesinde oluşan başarısızlık kaygılarını ve sürekliliğe dair farkındalıkları tetikledi bu iki özellik.

Düğümleri ve eksenleri okumak sana hiç bir şey ifade etmiyorsa ama içinde hissettiğin bir çekimle hâlâ burada yazdıklarımı okuyorsan: dayan dostum! :)

O güzel zihnine bu kavramları çok basit bir dille anlatmaya çalışayım. 

Derslerimde bu görseli kullanırım. Bence çok güzel bir hatırlatıcı. Her şeyin, çok spesifik ve belirli bir geometriye tabi olduğunu, dolayısıyla yine her şeyin döngüsel olduğunu hatırlatır bana bu görsel. 

İnsan türü olarak zihnimizi belki de en çok zorlayan konudur belirsizlik. Var olmanın, hayatın, yaşamın belirsizlikleri. Bunlarla başetme konusunda donanımlı, ve yaratılışımız gereği pek olgun değiliz. Kırılganız. Ancak belirli bir zaman geçtikten sonra, bazen, eğer şanslıysak, tecrübe edilenin faydasını, güzelliğini ve gereksinimini görürüz. Ve bu görsel bana tam olarak bunu hatırlatır. 

Var olma deneyiminin bu döngüsel doğasında yerini alan düğümler ise, genel olarak hayatlarımızın oynandığı sahneyi ve bu sahneyi renklendiren figüranları temsil ederler. 

İçinden geçtiğimiz ve  bizler için dönüştürücü güçleri  olan deneyimleri sahneye koyan I'Ching kapıları, yani özellikleridir düğümler. 

Bu gezegenin içinde yaşayan varlıklar olarak farklı farklı gündem, konu ve olaylara yine farklı pencerelerden şahit olur ve böylece evriliriz. 

Dolayısıyla, transit düğümlerini gezegenimizin ilerlediği yöne ve yola şekil veren sahne unsurları, hikayeleri ve figüranları olarak algılayabilirsin. Hayat yolunda yürürken karşılaşılan durumlar, deneyimler, kişiler, sorunlar ve görülmesi gerekenlere ışık tutar düğümler ...

Bakalım 10 Mayıs 2024’e kadar bu güzel gezegeni ve gezegen sakinleri olan bizleri ne gibi koşul ve konular bekliyor olacak? ✦ KARIŞIKLIK ve ŞOK ✦

57’nci kapı: İçe İşleyen/İçgüdüsel Netlik

51’inci kapı: Yükselen/Şok

Özellikle dizaynlarında 10, 34, 20 ve/veya 25 kapıları olanları yakından ilgilendiren bir süreç … bu konuya birazdan tekrar değineceğim. Ama öncesinde bu yeni sahnenin düzenimizi hangi koşullar üzerinden etkileyeceğine bakalım.

Genel olarak, yeni yönlere itilerek, yarın kaygıları tetiklenerek kendi gerçeklerimizde durabilme cesaretini güçlendirmeye koşullanacağımız bir süreç var önümüzde. 

Yıllardır Strateji ve Otoriteni uygulamanın türlü türlü etkilerinden bahsettiğim yazılar eklemekteyim. Kendi yolunda yürümenin git gide daha da önem kazanacağını aktardım. Kendin dışında herhangi bir otoriteye inanıp ve güvenip adım atmanın sana deneyimletebileceği hüsran, öfke, acı ve hayal kırıklıklarından bahsetmekteyim. 8 Ocak 2024 itibariyle düzenimizi şekillendirecek olan bu yeni sahne, tetiklediği konularla birlikte, kendi yolunda ilerlemenin tutunabileceğin tek bireysel gerçeğinin olduğunu derinden fark ettirecek gibi geliyor bana. Tabii eğer bu mutlak gerçeği henüz fark etmediysen veya fark edemediysen.  ;)

57’nci kapı, kargaşa ve düzensizliğe nüfuz ederek âna sezgisel netlik getirebilme yetisidir. Rave I’Ching şöyle açıklıyor bu enerjiyi: ‘Olağanüstü netlik gücü’. 

Bireyin yeni bir durumla karşılaştığında, yani belirsizlikle tanıştığında yarın korkusu deneyimlemesi gayet insanidir. Biz insanlar farklı korku, kaygı ve tedirginlikler tecrübe etmek için buradayız. Ve bu korkular aslında doğamızın mekaniğinde, hayatta kalmamız için ve devam edebilmemiz için regülatör görevi görürler. Kısacası, korkularımız bizleri nizama sokarlar. 

Ama eğer bu korkuları yorumlayan zihnin panik halleriyle, evhamlarıyla, kararsızlıklarıyla, netliğe ulaşmadan adım attığımızda, işte o zaman varlığımızı veya var olanı tehlikeye atarız. Burada aktarılan potansiyel ‘olağanüstü netlik gücü’nü temsil eden 57’nci kapı zihinde değil dikkat edersen. Dalak merkezinde bulunan bir özelliktir. Bedenin bir konudaki olağanüstü netliğini temsil eder. Gerçeğini bedeninde bilmektir yani buradaki netlik. 

Yarın korkusuyla bir takım şeylere zihinsel bir yerden tutundukça ya da vakitsizce harekete geçtikçe, daha fazla kafa karışıklığı ve kargaşa yaratırız. 57’nin enerjisi bizlere en temelinde bunun farkındalığını sunar. Doğru ANDA netlikle adım atmanın güzelliğini.

Akustik bir özelliktir 57. Ses ile yakından alakalıdır. Ses bir frekanstır. Belki bu konularda da önümüzdeki aylarda farklı tecrübelerimiz olabilir.

51’inci kapı ise şoka ve kargaşaya farkındalık ve adaptasyon ile cevap verebilme becerisini temsil eder. Yazının başında da belirttiğim üzre, biz insanlar bu beceriye doğuştan sahip değiliz. Karşılaştığımız şoklarla, yeni durumlarla, belirsizliklerle başetme becerisini ancak tecrübeyle geliştirebiliyoruz. 

Bu etkiyle birlikte Dünya'nın sahnesinde, yani düzende bir kargaşa ve şok görebiliriz. O siyah beyaz gören, hesap kitap yapan zihinler lütfen delirmesin bu noktada. :) 

Hayatlarımızda kargaşalar olmasa bireysel amaçlarımıza uyanamayız. Şoklarla kendimize gelmek için tasarlanmış bir türüz çünkü. 

Hatta örneğin bazılarımız bu şokları deneyimlemek için bitkilere başvuruyor. :) Gönüllü barış ve sevgi şoku yaşayıcıları! 

Bazılarımız bu şokları deneyimlemek için savaşlar başlatıyor. Gönüllü savaş ve nefret şoku yaşayıcıları!

Zira, 51 cesareti ve budalalığı da temsil ediyor. ;) 

Önümüzdeki aylarda, yeniliklere inisiye edildiğimiz, kargaşalar üzerinden netliğe ulaşabildiğimiz, nazik olmayı öğrendiğimiz, belirsizliğin (melankolinin) hayatın nabzı olduğunu nihayet bilip, fark edip, kabul edebildiğimiz ve süregelen düzene karşı başkaldırılara, karanlık - aydınlık eksenindeki git gellere şahit olduğumuz tecrübeler deneyimleyeceğiz gibi duruyor.

Strateji ve Otoritemizi takip ettiğimiz sürece, burada aktarılanların tümünün içinden tatmin, başarı, huzur ve sürprizlerle geçersin. 

Dışarısı karışıyor, daha da karışacak. Covid aşılarını hatırla. Kolektif bir dayatmacayla ‘herkes aşı olmalı’ gerçeği empoze edildi insanlığa. Peki o dönem sen nasıl karar verdin? Kendi otoritenle mi? Yoksa düzenin söylediğini mi yaptın? Kendin olmak, kendi bireysel gerçeğinde durmak, yolunda ilerlemek cesaret ister … ve bu cesareti de kendin için sergilersin. Kendini sevmek, varlığının kıymetini deneyimleyebilmek içindir o cesaret. Birilerine veya dışarıya bir şeyler kanıtlamak için değil. Bu cesaret değil, budalalıktır. 

Dizaynında G merkezinde bulunan 10’uncu kapın varsa (ve 57 yoksa), 57’nin bu dört aylık seyahati seni doğrudan etkileyecektir. Bu enerji sana, davranışının daha spontane bir şekilde ve içgüdüsel, sezgisel dürtülerle tezahür etmesine yol açabilir. Kendini bu süreçte daha tetikte ve uyanık hissedebilirsin. Kendin olarak, olduğun gibi varolmak ve hayatta kalmak için enerjini sevdiğin şeylere akıtmanın, güzel şeyler yaratmanın ve güzel olana odaklanmanın önemini fark edebilirsin. Strateji ve Otoriteni uygulayarak harekete geçmeyi unutma ki doğru yerde, doğru zamanda, doğru davranışı sergileye bil. ;)

Dizaynında Sakral merkezinde bulunan 34’üncü kapın varsa (ve 57 yoksa), 57’nin bu dört aylık yolculuğu seni doğrudan etkileyecektir. Özellikle tanımsız bir Sakral merkezin varsa, bu süreçte bol bol meşgul olmayı tecrübe edebilirsin. Kaynaklarını ve enerjini bedenine bakmaya, bedenini güçlendirmeye harcayabilirsin. 

Dizaynında Boğaz merkezinde bulunan 20’nci kapın varsa (ve 57 yoksa), 57’nin bu dört aylık yolculuğu seni doğrudan etkileyecektir. Sağlığınla, sıhhatinle, bedeninle alakalı konular tezahür edebilir. Belki bedenine daha iyi bakman gerektiğini fark edebilirsin. Zaman zaman, ta derinlerden yüzeye nüfuz eden farkındalık deneyimleri ve bilme halleri yaşayabilirsin. Bu sinyallere kulak ver! ;) 

Dizaynında G merkezinde bulunan 25’inci kapın varsa (ve 51 yoksa), 51’in bu dört aylık yolculuğu seni doğrudan etkileyecektir. Kendine veya hayatına dair yeni yönlere itilebilirsin. Şoklarla kendine uyanabilirsin. Bu şoklar, en basit halinde birinin sana söylediği bir cümle bile olabilir. (Felaket senaryoları yazmasın zihin!) 

Kendini rekabet içinde bulabilirsin. Normalde tanımsız bir Ego merkezin varsa, çok dikkat et bu geçişe. Zihnin, cesur olup kendini kanıtlaması gerektiğini düşünebilir. Strateji ve Otoritene uygun bir şekilde adım atmayı unutma sakın!

Strateji ve Otoriteni uyguladıkça dışarıda ne olursa olsun, içerideki o kuvvetli güç seni tatmin, huzur, başarı ve sürprizlerle dolu süreçlere taşır ve hak ettiğin uyanmayı ve netliği sana deneyimletir. 

Sevgiyle 🌷