top of page

53/54 Düğümleri: Başlangıçlar ve Etkileşim

Var olma deneyimimizin güzergahını belirleyen düğümlerimiz, genel olarak hayatlarımızın oynandığı sahneleri ve bu sahneleri renklendiren figüranları temsil ederler. 


İçinden geçtiğimiz ve bizler için dönüştürücü güçleri olan deneyimleri sahneye koyan I'Ching kapıları, yani özellikleridir düğümler. 

Her birimiz, farklı farklı konu ve olaylara, yine farklı pencerelerden şahit olur ve böylece hayat amacımızı tecrübe etmek için hayatın kendisi tarafından destekleniriz


Dolayısıyla düğümlerini, ilerlediğin yöne ve yola şekil veren sahne unsurları, hikayeler ve figüranlar olarak algılayabilirsin. Hayat yolunda yürürken karşılaştığın durumlar, deneyimler, kişiler, sorunlar ve görmen gerekenlere ışık tutar düğümlerin …



53. kapı: Başlangıçlar


53, gelişim kapısıdır. Human Design lugatında 53, ’format enerjiye’ sahip bir kapıdır; Kök merkeziyle Sakral merkezi bağlayan diğer kapılar gibi (3, 60, 42, 9 ve 52 de diğer format enerjilerdir). 

Format enerjiler, dizaynında tanımlı olan tüm özelliklerini çok güçlü ve sabit ritmlerle etkilerler. 53, karşısındaki 42 ile birlikte, bireyin tanımlı olduğu özelliklerini ve potansiyellerini döngüsel bir ritm ile şekillendirir.


53, başlangıçları temsil eder dedik; (deneysel) Yeni şeylere ve süreçlere başlama, bunları başlatma BASKISINI deneyimletir. Rave I’Ching bu kapının açıklamasında şöyle der: ‘Gelişim yapısal bir devamlılık, kararlı ve dayanaklı olmayı gerektirir.’

Düğümleri, içinden geçtiğin sahneler olarak gözünde canlandırabilirsin. Dünyaya baktığın ve sana özgü olan penceren gibi. Bu sahnenin konuları ise hareketlilik, gelişim ve başlangıçlardır. Tüm bu güçlü açıklamalara rağmen ve hayatın ikili prensibe dayalı bir yapı olduğunu düşünürsek, bu sahne kararlılık ve dayanaklılık barındırmayabilir. Kaos ve kargaşa da olabilir bu ortamda … bunun sebebi de, baskı neticesinde oluşan düzensizlik ve karışıklıktan doğabilen o gelişim potansiyelini temsil etmesidir.


Bunları yazarken aklıma benim dizaynımda aktif olan 42'nci kapı geldi. 42, Sakral merkezde bulunan ve 53’ün karşısında duran kapıdır. Hayatımın nabız gibi bir ritmle akmasının yanı sıra, bu format enerjiden dolayı, döngüsel olay ve süreçlerle gelen vedalar ve bitişler oldu yolumda (nasıl 53 başlangıç ise, 42 de süreçlerin bitmesiyle alakalıdır). Ve bu bitişlerin ardından gelen melankolinin sessizliğinde çıldırabiliyor elbet zihnim zaman zaman … zihin belirsizliği sevmez. ;) Bu yüzden hayata kafa tutmak ister hep.


Dolayısıyla, etrafına 53/54 penceresinden baktığında kargaşayı görürsün; kaosu görüp, içinden geçip, gelişebilir ve olgunlaşabilirsin. 

Böyle bir ortamın içinde belki zaman zaman bir şeylere başlama potansiyelinin olduğunu görürsün ama aynı zamanda özgürlüğün olmadığını da gözlemlersin. Yani, her dilenilen şeyin öyle elini kolunu sallayarak yapılmadığına da şahit olursun bu düğümlerle. 


54. kapı: Etkileşim/İnteraksiyon


Rave Mandala'da 53’ün karşısında 54’üncü kapı vardır; ‘evlenen genç kız’ diye adlandırılır bu kapı klasik I'Ching’de (I’Ching  aşağı yukarı dört bin yıllık bir metin); 

‘Evlenen genç kız’ın simgelediğine odaklanalım burada. 54, çalışkan, azimli bir enerji taşır. Azmin ve çalışkanlığın konu olduğu sosyal ve dünyevi etkileşim ve interaksiyonlar bu sahneyi belirleyen unsurlardır. Bireyin hayatını (maddi/manevi) başarıyla dönüştürebilme potansiyeli, başkalarıyla girdiği etkileşime dayalı bir şekilde ortaya çıkar. Maddiyat bu sahnenin güçlü bir etkenidir. Aynı zamanda 54’üncü kapı, mistik ve manevi bağları da belirler. Malum, azmin, ortaklıkların, genel olarak sosyal ilişkilerin derinliklerinde mistik ve manevi konular da yatar.


53/54 düğüm kapıları Kök merkezinde bulunduklarından dolayı, baskıyı da beraberinde getirirler. Yani içinde bulunduğun ortam, baskılı bir ortam olur bu enerjilerle. Aktivite ve faaliyet baskılarının yoğun olduğu bir hayat yolunu temsil ederler. Bunlar senin düğümlerinse, dünyayı, insanı baskılayan bir yer gibi görebilirsin. Yaşamın baskı ve sıkıntılar içerdiğini, ve bu sıkıntıları aşmanın hedeflendiği bir dünya görürsün. 


Baskı altında olup, yavaş yavaş, başarı merdivenlerinden azim, kararlılık ve çalışkanlıkla çıkıp (maddi) başarıya ulaşanlara odaklanırsın. Bir yandan da, bu sürecin getirdiği gelişimi görürsün. Yeni süreçlere başlama baskısı hissedenlere ve bir şeyler yapma ihtiyacı duyan insanlara odaklanabilir gözlerin. 


Burada hatırlaman gereken çok önemli bir detay var - bunlar senin düğümlerin, senin doğanı tanımlayan özellikler değil.  Şöyle ki, senin bir şeylere başlamana gerek yok. Etrafında veya dünyaya baktığında bu özelliklere sahip olan insanları görmek ve buradan Strateji ve Otoriteni uygulayarak ilerlemek için varsın. Bu düğümlerin sana öğrettiği asıl şey, bir işte, bir yolda kalmanın önemidir. Başladığın bir yolda kararlılıkla ilerlediğinde er ya da geç mükafatını alacağını görebilmen için, hayat seni bu düğümlerle donatmıştır. 


53/54 eksenini zor kılan tek şey baskı içeriyor olmasıdır. Koşullanmış bir yerden, yani olmadığın bir insan olmaya çalışarak hayatında ilerlediğinde (zihnin, tanımsız olduğun alanları yorumlayıp seni harekete geçmeye ittiğinde), senin bir şeylere başlaman gerektiğini düşünüp buradan hareket etmene yol açabilir böyle bir ortam. Ama az önce de belirttiğim gibi, bunlar senin düğüm özelliklerin, senin doğanı tanımlayan özellikler değil. Etrafına baktığında görmen gerekenler bunlar, olman gerekenler değil! Aradaki farkı idrak etmen çok önemli. (Tabii eğer düğümlerin dışında da dizaynında 54 veya 53 kapıları farklı yerlerde tanımlıysa, o zaman doğanın birer parçası olur bu etkiler)


Bir yolda, kararlılıkla kalmayı mümkün kılan nedir peki? 

Aslında çok basit. Doğru anda harekete geçmeyi deneyimledikçe (yani Stratejini uyguladıkça) ve doğru kararlar vermeyi tecrübe ettikçe (Otoriteni uyguladıkça), konu ne olursa olsun, o sürece doğal bir şekilde akar enerjin ve kaynakalrın. Hüsranı, acıyı, öfkeyi, hayal kırıklığını tetikleyen bir zorlanma veya bitmek bilmeyen bir direnç olmaz o süreçte. 


Sen, enerjini ve kaynaklarını doğal ve doğru bir şekilde kullanmayı deneyimlerken, dünyaya bakıp baskı altında çırpınanları gördükçe, farklı olan SEN’in ne demek olduğunu yaşamaya başlarsın. ;) 


Keyifli gözlemlerinin olması dileğiyle, sevgiyle. 🌷

Not: Görselde kullandığım beden grafiği İsviçreli/Amerikalı psikiyatrist, ölüm araştırmacısı ve yazar Elisabeth Kübler Ross'a ait.

Comments


  • Instagram
  • Facebook
bottom of page